Tarım ve Orman Bakanlığı, 2025 yılı için hayvancılık sektöründe köklü bir dönüşümü hedefleyen destekleme modelini kamuoyuyla paylaştı. Yeni modelle birlikte hem üretim planlaması hem de küçük işletmelerin sürdürülebilirliği ön planda tutuluyor. Özellikle aile işletmeleri, genç girişimciler ve kadın üreticilere yönelik pozitif ayrımcılık içeren destekleme sistemi, Türkiye’nin hayvancılık alanındaki geleceğini şekillendirecek. 2025 Hayvancılık Desteklerinin Genel Çerçevesi…
Tarım ve Orman Bakanlığı, 2025 yılı için hayvancılık sektöründe köklü bir dönüşümü hedefleyen destekleme modelini kamuoyuyla paylaştı. Yeni modelle birlikte hem üretim planlaması hem de küçük işletmelerin sürdürülebilirliği ön planda tutuluyor. Özellikle aile işletmeleri, genç girişimciler ve kadın üreticilere yönelik pozitif ayrımcılık içeren destekleme sistemi, Türkiye’nin hayvancılık alanındaki geleceğini şekillendirecek.
2025 yılı için hayvancılığa ayrılan toplam destek bütçesi 27 milyar 150 milyon TL olarak açıklandı. Bu rakam, bir önceki yıla göre yüzde 37,5 oranında bir artışı temsil ediyor. Bakanlık bu artışı, “verimlilik, kalite ve planlı üretim” hedeflerine ulaşmak için kaçınılmaz bir adım olarak nitelendirdi. Bu yıl hayvancılıkta ilk kez uygulamaya konulan üç yıllık destekleme modeli, 2024-2026 dönemini kapsıyor.
Planlı üretim yapmayan üreticilere yönelik kademeli bir destek kesintisi yapılacakken, plan dahilinde üretim yapan çiftçiler daha fazla destek alacak. Desteklerin miktarı, hayvan sayısına değil, kaliteye, hayvan sağlığına, genetik ıslah başarısına ve çevresel uyuma göre belirlenecek.
Yeni sistemde öncelikli hedeflerden biri, hayvancılıkta nicelik değil nitelik odaklı üretim yapmak. Bu kapsamda, büyük ölçekli işletmelerle küçük aile işletmeleri farklı kategorilerde değerlendirilerek, destek oranları değişkenlik gösterecek.
Örneğin, en fazla 20 büyükbaş hayvana sahip olan küçük işletmelere, buzağı ve malak başına daha yüksek destek verilecek. Bu uygulama ile kırsal alanlarda aile tipi işletmelerin korunması, yerinde üretim yapılması ve köyden kente göçün önlenmesi hedefleniyor.
Tarım ve Orman Bakanlığı, gençlerin tarımda kalmasını sağlamak ve kadınların üretimde daha fazla söz sahibi olması için özel teşvikler sağlıyor. 2025 yılı destekleme modelinde, 41 yaşından küçük genç çiftçilere ve kadın üreticilere, aynı hayvan başı için ilave destek ödemesi yapılacak.
Örneğin bir genç çiftçinin 10 baş buzağısı varsa, buzağı başına 900 TL olan temel desteğe ek olarak, ilave 200 TL destek ödenecek. Bu da toplamda hayvan başı 1.100 TL’ye kadar bir destek anlamına geliyor. Aynı şekilde, kadın üreticiler de bu destek kaleminden yararlanabilecek.
Sektörde verimliliğin artırılması amacıyla suni tohumlama, yerli sperma kullanımı ve soy kütüğü uygulamaları daha fazla teşvik edilecek. 2025 destekleme programında genetik ıslah kriterlerini karşılayan işletmelere özel bir puanlama sistemi getirilecek.
Bu sistem, yüksek verimli, yerli ve hastalıklara dirençli hayvanların yaygınlaştırılmasını amaçlıyor. Örneğin, yerli ırk sperma kullanılarak yapılan suni tohumlamalar ekstra destekle ödüllendirilecek. Bu uygulamayla birlikte yurtdışından hayvan ve sperma ithalatına olan bağımlılığın azaltılması planlanıyor.
Hayvancılığın en büyük sorunlarından biri olan hastalıklar, hem üretimi sekteye uğratıyor hem de ekonomik kayıplara yol açıyor. Bu nedenle 2025 yılında hayvan sağlığına yönelik aşılama faaliyetlerine ayrılan bütçede ciddi bir artış oldu.
Bakanlık, şap hastalığına karşı yapılan aşılamalarda buzağıları da kapsama aldı. Gebe ineklerin bağışıklığını artırmak ve buzağı kayıplarını azaltmak amacıyla buzağı ishalleri ve solunum yolu enfeksiyonlarına karşı da aşılama yapılacak. Ayrıca küçükbaş hayvanlarda çiçek, koyun keçi vebası gibi hastalıklara karşı geniş kapsamlı aşılama programı uygulanacak.
Bu uygulamalar kapsamında veteriner hizmetleriyle işbirliği artırılacak ve mobil aşılama ekipleri daha sık görev yapacak.
2025 yılı, sadece hayvancılığın desteklendiği değil, aynı zamanda kırsal kalkınmanın yaygınlaştırıldığı bir yıl olacak. Bakanlık, büyükbaş ve küçükbaş hayvancılığa yönelik yatırım yapacak çiftçilere %50 hibe desteği sağlayacak.
Bu hibeden yararlanmak isteyenlerin en az 25 baş büyükbaş ya da 150 baş küçükbaş kapasitesine sahip modern tesis projeleriyle başvurmaları gerekiyor. Ayrıca, ahır modernizasyonu, yem hazırlama sistemleri, güneş enerjisi panelleri ve soğuk hava deposu gibi yatırımlar da bu destek kapsamına dahil edilecek.
Yatırım destekleri sadece üretim tesisleriyle sınırlı değil. Organik gübre üretimi, biyogaz tesisleri ve yenilenebilir enerji yatırımları da destekleme kapsamına alındı.
Yeni modelde çevresel sürdürülebilirlik önemli bir kriter haline geldi. Hayvancılık faaliyetlerinde çevreyi kirletmeyen, atıkları dönüştürebilen ve enerji verimliliği sağlayan işletmelere daha yüksek oranlı destek verilecek.
Bakanlık, gübre yönetimi projeleri ve hayvansal atıkların enerjiye dönüştürülmesi gibi çevreci uygulamalara yönelik özel hibe programları hazırladı. Bu yatırımlar sayesinde hem çevre korunacak hem de işletmeler kendi enerjilerini üretme şansı bulacak.
Hayvancılıkta kayıt dışılığın önüne geçmek amacıyla yeni yılda dijital takip sistemleri zorunlu hale getirilecek. Bakanlık, hayvanların doğumdan kesime kadar tüm süreçlerinin kayıt altına alınmasını sağlayan bir takip sistemini yaygınlaştıracak.
Bu sistem sayesinde, hayvanların sağlık geçmişi, beslenme bilgisi, aşılanma durumu ve taşındığı bölgeler dijital ortamda izlenebilecek. Üreticilerin destekten yararlanabilmeleri için bu sistemde kayıtlı olmaları zorunlu olacak.
Destekleme başvuruları Tarım ve Orman Müdürlükleri üzerinden ya da e-Devlet aracılığıyla yapılabilecek. Başvuru süreci illere göre farklılık gösterse de genel olarak Ocak-Mart aralığında başvuruların alınması bekleniyor.
Üreticilerin başvuru yaparken;
2025 hayvancılık destekleme modeli, sadece bir mali destek programı değil, aynı zamanda yerli üretimi yeniden canlandırmaya yönelik stratejik bir dönüşüm adımıdır. Planlı üretim esasına dayanan bu model sayesinde kaynak israfı önlenecek, hayvan sağlığı korunacak ve üretim kalitesi artacak.
Yeni sistem, sadece büyük üreticiyi değil, küçük aile işletmelerini de merkeze alarak toplumsal kalkınmaya katkı sağlayacak. Ayrıca kadın ve genç girişimcilere sağlanan özel teşviklerle kırsal nüfusu yerinde tutmak hedefleniyor.
Türkiye’nin hayvancılık politikalarında yeni bir sayfa açan 2025 destekleme modeli, doğru uygulandığında tarımsal kalkınmayı kalıcı hale getirecek bir vizyon sunuyor.
Henüz yorum yapılmamış.
Yorum Yap